hz ömer
Âb-ı Hayat

Hz. Ömeru’l-Faruk

10

İnsan kuşatılmıştı. Dünyaya ait birçok duyguyu belki de bile bile kuşanmıştı. Kimisi sevgi, vefa, iyilik, adalet gibi güzel hasletlerle, kimisi kin, öfke, haksızlık, zulüm gibi duygularla sarıp sarmalanmıştı.

Kimisi yola düşmüş, insanı insan yapan ne varsa onu aramaya koyulmuştu.

Asıl olan gözünü ve gönlünü ne ile doldurduğunu bilmekti. Kendini tanımak; aklın ve muhakeme gücünün alametiydi.

Hz. Ömer gençti. Uzun boylu, heybetli ve gür sesliydi. Hırçın görüntüsü ve pehlivanlığı da eklenince Cahiliyye Arapları arasında seçilen ve önemsenen biri olmuştu.

Onun cesareti ve kararlılığı Son Peygambere iman etmeyenlerin gücüne güç katıyordu. İslam Peygamberini davasından vazgeçiremeyenlerin aklında tek bir çözüm vardı. Resûlullah’ın (s.a.s) hayatına son vermek… Ömer bu iş için biçilmiş kaftandı çünkü onu çıktığı yoldan kimse çeviremezdi.

İslam ile müşerref olmamış, Allah’ın desteğini üzerinde bir kez olsun hissetmemiş kişilerin hesaba katmadığı bir şey vardı. Bir insanın hidayet güneşinin doğuşu,  Âlemlerin Rabbinin “ol” emrine bakıyordu.

Allah’ın Habibini öldürmek üzere çıktığı yoldan;

İslam dininin gelecekteki halifesi, Peygamberin kaimpederi, Kudüs’ün Fatihi,

Resûlullah’ı tanımadan önceki yıllarına her fırsatta hüngür hüngür ağlayan,

Mü’min olduktan sonra Hz. Muhammed’in  (s.a.s) yanından hiç ayrılmayan

Hazreti Ömer (r.a) olarak döneceğini kim nereden bilebilirdi?

Dehşet saçarak çıktığı yolda kız kardeşinin cesurca “evet ben ve eşim de Müslüman olduk” haykırışıyla sarsılan,

Orada duyduğu Kur’an ayetlerinin nurundan etkilenen,

Resûlullah’ı öldürmek niyetiyle çıktığı yola Müslüman olma niyetiyle devam eden,

Saadet güneşinin huzurunda Cahiliye toplumunun büyüttüğü ÖMER’i kefenleyip,

Allah’a teslim olup o anda yeniden doğacak olan Hazreti Ömer olacağını kim nereden bilebilirdi?

Kendini tanıyordu Hz. Ömer (r.a). İnsanların onu nasıl gördüğünün farkındaydı. Bunun için iman ettikten sonra şöyle dua ederdi:

“Allah’ım! Sert mizaçlı biriyim. Sana itaat edenlere karşı beni yumuşak kılıver!”

Yumuşaklığı müminlere karşı diliyordu. Zalimin zulmü karşısında öfkesinden vazgeçmedi. İyi bir komutandı, İslam devletinin sınırlarını genişletti. Ancak fethedilen topraklarda halkın can, mal ve inanç hürriyetini koruyarak adaletle davrandı.

Onun adalet anlayışı, hükmü altında bulunan tüm canlıları kaplardı ve emrindekilere şunu söylerdi:

“Dağlara buğday serpin, Müslüman ülkede kuşlar aç kaldı demesinler”

Hz. Ömer (r.a.) geçmişteki hatalarını anımsadığında kimi zaman sicim gibi gözyaşı döker kimi zaman kendine gülerdi.

Bir gün gençlerle otururken Cahiliye ile İslâm arasındaki farkları anlatıyor ve yaptıkları hatalara hayret eden gence diyordu ki;

“Ya Buneyye! Ey Oğulcuğum! Bizim o dönemde aklımız vardı ama hidayetimiz yoktu. Hidayet olmadıktan sonra akıl tek başına ne işe yarar? Akıl gözdür, hidayet ise nur, yani ışıktır.”

Karanlıkta göz ne işe yarar? Görmek için ziya gerekir.  Hidayet nuru Hattab oğlu Ömer’i Ömeru’l-Faruk yapmıştır. Haklı ile haksızı birbirinden ayıran ilme ve basirete sahip olandır FARUK.

Hazreti Ömer’in İslama hizmet, Peygamberler serverine hürmet ile geçen ömrü; iltimas isteyen bir menfaat düşkününün hançeriyle uğradığı saldırıdan sonra şehadetle son bulmuştur.

Adalet güneşinin ışığını ulaştırdığı tüm coğrafyalara ve yeryüzünde bıraktığı izlere rağmen haksızlığa uğrayarak yaşam hakkı elinden alınmıştır.

Faruk unvanı ile meşhur Hz. Ömer’in yolculuğunun sonu böyle iken içine dön ve seslen:

Ey İnsan! Kendini kuşatan gücün Rahmanî olduğundan emin olmadıkça yola düşme, yolun sonu ya zafer ya şehadet değilse şeytani duygularına esiri olma.

Son sözü Kur’an söylesin:

“Şüphesiz biz onu (ömür boyu yürüyeceği) yola koyduk. O bu yolu ya şükrederek ya da nankörlük ederek kateder. ” (İnsan, 76/2)

Ne İçindeyim Zamanın Ne Büsbütün Dışında

Önceki içerik

Ofrett (Kurban)

Sonraki içerik

10 Yorum

  1. Allahım başımızdan eksik etmesin canım hocam ağzına yüreğine sağlık sen bu hayatta tanıdığım en mükemmel bir hocasın💟💟💟💟

  2. “İnsan kuşatılmıştı”… Hayranlıkla okuduğum bir yazınız daha, kıymetli hocam. İçinde bulunduğum duruma bir nebze su serpti. Allah razı olsun yüreğinize sağlık…

  3. Allah razı olsun hocam “peygamber kaimpederi Kudüs’ün fatihi” yüreğinize kaleminize sağlık

  4. Hattab oğlu Ömer’den Ömeru’l-Faruk olmak…👌

  5. Yine cok güzeldi Allahrazı olsun..

  6. Hazreti Ömer, Peygamberimizin dünürümü yoksa kayınpederimi?
    Hafsa validemiz H.z Ömer’in kızı, Rasulullah efendimizin hanımıdır.

    1. Dikkatiniz için teşekkür ederiz Halit Bey, yanlış ifade kullanılmış ve dikkatimizden kaçmış. Ne hoş ki ilgi ve dikkatle okuyan kıymetli okurlarımız var.

  7. Sümbül Sokak yazılarını çok beğeniyor ve seviyorum.Okumaya gayret ediyorum.Ancak bu yazı bambaşka hisler uyandırdı bende.Allah razı olsun.Ellerinize emeğinize sağlık.Allah Hz.Ömer Efendimiz’in şefaatine bizleri nail eylesin ⚘

  8. Allah razı olsun hocam.. Elinize emeğinize sağlık.. İyi ki varsınız.

İffet için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir