Sümbül Sokak

Merhaba

1

Sümbül Sokak’taki tanışmamızın ikinci ayına giriş yapıyoruz. Umuyoruz ki birlikte geçirmiş olduğumuz bir aylık zaman diliminde sizlerle hoşça vakit geçirebilmiş, yâdınızda güzel bir izlenim oluşturabilmişizdir. Bizler gerek bu mecrada gerekse sosyal medyada sizler ile birlikte olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Yorumlarınızı önemsiyor, bizlere olan teveccühünüzle gayretimizi mayalıyoruz.

Bu ay bizler için ayrı bir heyecanı da beraberinde getiriyor. Şubat’ın 13’ü itibarıyla Recep ayına girmiş bulunacağız. Bu sebeple Âb-ı Hayat’ta yer alan yazılarımız ve gayretlerimiz ilk olarak bu aya hazırlığın idraki üzerine olacak. Bu kategorimizdeki köşelerde Allah ismine, O’nun azamet ve yüceliğine; bu âlemi yaratmak üzere Hz. Peygamber’i vesile kıldığına dair yazılar okuyacaksınız. “Hepsi bu mu?” demeyin. Değil tabi ki. Ferasetli bir göze sahip olabilmek için gönül aynamızı nasıl temizleyeceğimizi de bu ay okuyacağız, bu yolda örnek alabileceğimiz Hz. Ebubekir’i de. Bu güzelliklerin izini sürerken Mehmed Zahit Kotku’ya çıkacak yolumuz. Bazen kendimiz de nereden başlayacağımızı bilemiyoruz diye Ama Hayat’ta yine elimizden tutacak bir yazı bizleri bekliyor olacak.

Sosyal kategorimizde kendi sınırlarımızdan, değiştiremediğimiz ön yargılarımızdan ve bilmişliğimizden siz de bizler gibi şikâyetçisinizdir diye düşünerek bir şeyler yazdık. Bakalım ne diyeceksiniz?

Kültürel işlerin yürütüldüğü kategorimizde Fatih ve Eyüp’te gezinmek mi dersiniz, oturup bir film izleyelim konuşalım mı dersiniz, işte tam yerindesiniz. Bir Yazı Bir Resim’de uzaktan gördüğünüz küçük bir çocuğu tanıyın, bi’ kahve molasında oturup sorun bakalım Matbaa’da bahsedilen elmayı kim atmış? Yok, bizi kendimizle baş başa bırakın diyorsanız o zaman sizi kendinize götürecek çok güzel manzaralarımız var ki hepsi Seyreyle Güzel’de.

Edebî-Târihî yazıların yer aldığı kategorimizde de Çakıl Taşları’nın izinden bir yolculuğa çıkar dertlenirsiniz, demlenirsiniz bir süre. Sandık İçi’nden bir deyim öğrenir, oradan Bitkinin Ötesi’ne geçer, okur dinlenirsiniz. Derken şöyle bir gözünüz dalar tâ Türkistan’da bulursunuz kendinizi. Zaman bazen böyledir, şimdiki zamanda geçmişi de yaşarsınız.

Tabi hep geçmişte yaşanmıyor komşular, hayat elimizden akıp gidiyor. Bugünü gözden kaçırmamak gerek. Bunun için Güncel kategorimizde şimdiyi gelecekle birlikte ele alıyoruz. Bu ay Dijital’de Telegram’ı daha yakından tanımaya çalıştık, teknolojinin geride bıraktığı zararı Çepeçevre’de ele aldık. Döpiyes Hanım modaya dair yolculuğunu sürdürdü. Bunların yanında yurtdışına ulaşan kolumuzun bu aralar desteğe ihtiyacı var, ona da bir kulak verelim. Bütün bunlar olurken tabi ki sanal mecralarda görüp dert ettiğimiz bazı şeyler de oluyor. Bu meseleleri yine Haşlama-Taşlama’da ele alıyor, bir takım çiğlikleri haşlıyor, gerekenleri taşlıyoruz.

Ne var ne yok anlattık aşağı yukarı. Asıl haberi ise sona sakladık: Yazılarımız bu ay itibarıyla gün gün yayınlanacak. Yani Sümbül Sokak her yeni güne yeni yazılarla uyanacak! Bu sebeple her sabah yeniden Sümbül Sokak’ta buluşalım.

#falancayalnızdeğildir

Önceki içerik

2. Seans: Filtreler

Sonraki içerik

1 Yorum

  1. Allah razı olsun.Bizim ufkumuzu açan yazıları her sabah okumak ne büyük bir nimet

Yorum Yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir