Vahyin ilk şahidi, ümmetin annesi
Aslında hiçbir şey göründüğü kadar kolay veya sanıldığı gibi zor değildi bu hayatta.
İyi kulları için her zorlukla beraber bir kolaylık Yaratan vardı.
Dünyanın ilk gününden bugüne kadar insanı yeryüzünde yalnız ve dermansız bırakmayandı O.
Babasız kalan çocuklarını şefkatli kanatları altında himaye eden Hatice’nin de rabbiydi.
Vefat eden eşinden kalan tüm serveti idare edecek basiret ve kabiliyeti Hatice’ye veren de Allah’tı.
Kadınların değersizleştirildiği, sınıf ayrımcılığının had safhada yaşandığı,
Malını emanet edecek kimsenin bulunmadığı,
Adaletin çiğnenip zulmün şaha kalktığı,
Gözü doymaz mal ve menfaatperestlerin, ibadet ettikleri putları bile helvadan yapıp oturup yedikleri, cana kıymaktan, savaş çıkarmaktan çekinilmeyen, akıl almaz günlerin yaşandığı Arabistan’ın Mekke şehrinde cahiliyye adetlerine kapılmış insanlardan uzak duruyordu Hatice.
Duruşuyla karanlıkların içinde adeta bir ışık huzmesi gibi süzülüyordu.
Çalışanlarından başlayarak münasebet içinde olduğu tüm insanlara “iyilik, güzellik, ahlaki değerler ve insan onurunun” var olduğunu haykırıyor gibiydi.
Güçlü ve vakur bir hanımdı. Kimsenin karşısında eğilip bükülmezdi.
Yetenekli ve becerikliydi. İşlerini kendisi takip ederdi.
Şanlı, asil bir ailenin ferdiydi. Doğru adımları ve temiz ahlakıyla ailesine değer katardı.
Bütün bunlar sebebiyle Mekkeliler O’nun isminin yanına bir isim daha ekledi; Tahire.
Hz. Hatice
İmrenilesi ticaret kervanlarının sahibesi.
Kazancından hiç çekinmeden muhtaçlara harcayan sevgi dolu bir yardım eli.
Havle (r.a) ve Nefise’nin yakın dostu.
3 yetimin annesi.
Yetim kim miydi? Bir yanı eksik kalan, ihtiyac duyduğu birinden veya bir şeyden mahrum kalan yahut koparılan da onun yetimiydi.
Ticaret kervanlarını bir gün Muhammedü’l-Emin lakabıyla tanınan, on beş yıl sonra âlemlerin efendisi, son peygamber olacağını bilmediği hanif bir ailenin dürüstlüğüyle meşhur yetimine emanet ettiğinde gönlünün kısa bir süre sonra O’nun sevgisi ile ılık ılık olacağını bilmiyordu.
Çok geçmeden Hazreti Hatice; Hazreti Muhammed’le aile oldu.
Allah iki kıymetli insanı bir araya getirmek istediğinde buna mani olabilecek hiç bir sebep/güç/kişi yoktu.
Hz. Hatice, Allah’ın Habibi Muhammed’in (s.a.s) 6 evladına “anne” olma şerefine nail oldu. Kasım, Zeyneb, Rukiyye, Ümmü Gülsüm, Fatıma ve Abdullah Kainatın Serverinin evladı oldu.
İlk vahiy geldiğinde, Hira Mağarasından korku ve dehşet içinde eve gelip “beni örtünüz,beni örtünüz!” diyen Sevgili Peygamberimizi sadece bir örtü ile örtmekle kalmadı Hz. Hatice.
Şefkat kanadıyla, güven veren bakışlarıyla ve vefalı sözleriyle dokunarak O’na olan güvenini,
O’nun davranışlarının güzelliğini adeta tüm kâinata haykırmıştı da son peygambere ilk iman eden insan olmuştu.
Sanki o anda, Son Peygamberin doğumuyla yıkılan Kisra’nın putları devrildiği yerde bir kez daha kahrolmuştu, Mecusilerin sönen ateşinin bu kez külleri savrulmuştu.
Cebrail (a.s) cennette Hz. Hatice’ye incilerden bir bina olduğu haberini getirdiğinde Hz. Hatice Kübra Allah ve Resulünün sevgisini tüm ikramların üzerinde tutan bir kalbe sahipti.
Cennet Hatunlarının Efendilerinden olan Hz. Hatice ilk evladı Kasım vefat ettiğinde merhametli eşine yaşlı gözleriyle bakıp:
“Ya Rasûlallâh! (Göğsüm) Kâsım’ın sütüyle dolup taşıyor. Keşke süt emme süresini tamamlayana kadar olsun yaşasaydı.” Diyerek sızım sızım sızlayan yüreğindeki acıyı paylaşırken bin dört yüz yıl sonra bile bütün annelerin aynı sızıyı hissederek gözyaşı dökeceğini bilmiyordu.
Kendisinden sonra gelen tüm kadınların Allah Rasulünün ona olan derin sevgisine hayran olup ümmetin şefkatli ve vefalı annesini hayırla ve hasretle yâd edeceğini de bilmiyordu.
Emeği geçen herkesten rabbim razı olsun Çok lezzetli keyifli bir sayfa olmuş bunları okumaya doyamadım bu gece hepimiz için çok faydalı
Rabbim hepinizden, zurriyetlerinizden razi olsun.
HabibiNeccarı anlatın
Hz.Hatice annemizi okurken hem çok duygulandım hem de nasil bir müslüman hanım olmam gerektiğini hatırladim.Emeği geçen herkese teşekkür ederim.
Hayırlı olsun
Rabbim zorlarınızı kolay eylesin inş
Yolunuz açık olsun…. Yüreği güzel kardeşlerim….
Kalbe dokunan bu güzel yazınız için teşekkür ederim. Allah razı olsun. Selam ve dua ile..
Allah razı olsun kardeşim.Hz Hatice ancak bu kadar güzel anlatılabilirdi.Çok keyifle aşkla okudum.Ellerinize yüreğinize sağlık.
Hem zihnimize, hem içimize işleyen, özellikle son cümlelerde vicdanlarımıza dokunan bu yazı çok teşekkür ederiz Hocam, Allah razı olsun. İyiki yollarımız kesişmiş dediğim kıymetli insan emeğinize sağlık.
Yüreğine kalemine sağlık esra hocam. Zevkle okudum içim ısındı…Rabbim yolunu açık eylesin kelamına kalemine güç kuvvet versin. Selam ve dua ile…
Böyle güzel anlatımlara ihtiyacımız var. Allah emeği geçen herkesten razı olsun.
Kaleminize yüreğinize sağlık esra hocam ..çok güzel anlatmışsınız ..selametle
Elinize saglik çok güzel bir yazı olmuş. Bendeniz gecen gün bir kitapta tevafuk ettim Hz.Hatice annemizden bahsediyor ve diyordu ki; bir kadın ibadet taat ile asla yüce makamlara ulaşamaz ancak eşinin kahrını çeker ona hizmet ederse o makama ulaşabilir, bir kadının ulaşabileceği en yüce makamsa Aşk makamıdır. O makamın sahibi de Hz.Hatice’dir diyordu. Rabbim şefaatlerine nail eylesin.
Allah razı olsun, hatırımızdan hiç çıkartmamız gereken annelerimizden hz. Hatice’ yi bize hatırlattınız ve kendisine dua etmemize vesile oldunuz. Rabbim anlamayı ve örnek almayı nasip etsin💐
Yazı hiç bitmesin istedim.Hz hatice annemizi yanımda hissettim sanki❤️.Rabbim sayılarınızı artırsın,kaleminize güç kuvvet versin, bizlere de faydalanmayı nasip etsin.🌸
Emeğinize sağlık ,keyifli ve dokunaklı bir yazı olmuş.
Çok keyifli ve dokunaklı bir yazı olmuş,emeğinize sağlık…
Esra hocam yüreğinize sağlık Rabbim sizlere güç kuvvet versin ilminizi daim elesin bizlerde sizlerin ışığında yürüyelim yolunuz açık olsun💐💐💐
Ümmetin şefkatli ve vefalı annesi Hz.Hatice
Sizin kaleminizden okumak ayri bir keyifti hocam 💓Rabbim yüreğinize, kaleminize kuvvet versin🌹
Allah razı olsun hocam☘️ Elinize emeğinize sağlık..