Ramazan ayında çocuk olmanın keyfine değmeyin gitsin. İlk oruçlarını Külhan Celal Abiye satan iki kafadar öğle vakti oruçlarını açmak üzereyken çocuklardan birisi; “belki ikindin ezanına kadar dayanabiliriz ne dersin?” dedi.
“Denemeden bilemeyiz toprağım.”
“Tamam deneyelim.”
Oruçları uzatma kararı konseyden geçmişti geçmesine de zaman ilerledikçe susamışlardı da. Top bugün erken patlasa ne güzel olurdu hayalleri dolaşmaya başladı kafalarında. Hatta imam efendiye gidip rica etsek bugün ezanı erken okur mu acaba diye bir fikir bile düşündüler.
“Fezada iftarın erken olduğunu söylüyorlar sence de öyle mi?”
“Ha ha ha! Onu da denemeden bilemeyiz toprağım. Önce sen girersen topun içine ben seni gönderirim.”
“Eee… Ben gidecem sen kalacak mısın? Ben yalnız korkarım orda.”
“Korkma korkma ben de sen tam uçarken bacağından tutunup öyle geleceğim.”
Konuşmaları duyan fırıncı kahkahayı bastı. Elinde fırından yeni çıkmış sıcacık yumurtalı pide. Çocuklara uzattı. Akşam ezanı okunuyordu. Ezanı duyan çocuklar uzanan yumurtalı pideye davranmıştı bile.
Yorumlar