Yazar Evlendim. Bir hafta sonra yurt dışına çıktık. Bir sene sonra ziyaret için Türkiye’ye gittiğimizde bütün evli çiftler çok şanslı olduğumuzu söyleyip duruyorlardı. Hem kız hem de oğlan tarafının ailelerinden çok uzakta bir hayat sürdüğümüz için.
Biz hiç tecrübe etmediğimiz için tabi bilmiyoruz, bu kadar zor olan nedir? Bitmeyen akraba ziyaretleri, gönül koyan amcalar, teyzeler; “iyiliğiniz için” eve barka, evliliğe yapılan müdahaleler, nam-ı diğer akıl vermeler.
Uzaklarda yaşayınca bunların hepsinden otomatik olarak muaf oluyorsunuz. Bütün iletişiminiz telefon üzerinden. Bir de benim gibi aileniz ile yaşadığınız yer arasında saat farkı çoksa telefon trafiği de oldukça seyrek oluyor. Sizde sabah 10 iken, onlarda akşam 8 olması gibi.
Peki uzak olunca ailelerle (anneniz, kayınvalideniz, sevdiklerinizle) aranızdaki ilişki güllük gülistanlık mı oluyor? Bu sorunun cevabı sizin ilişkiyi yönetme şeklinize bağlı. Günlük yaşantınızla veya özel hayatınızla ilgili konuşurken, soruları cevaplandırırken koyduğunuz sınır ile alakalı olarak ilişkiniz şekilleniyor. Uzakta olmanın avantajı burada ortaya çıkıyor belki.
Gel gelelim asıl konuya… Yalnızca telefon görüşmeleri ile ne kadar müdahale edebilirler ki hayatınıza? Ya da “canınızı ne kadar sıkabilirler?”
Ben tek değilim. Benim gibi evlenip yurtdışına taşınan bir çok insan tanıdım. Gördüm ki herkesin ortak bir derdi var: Telefon görüşmeleri. Görüntülü görüşüyor olsanız bile, asıl önemli olan görüştüğünüz insanla aranızdaki diyalog, kelime alışverişi. Çoğunlukla karşıdakinin anlatmak istediği şeyden ziyade anlamak istediğimizi duyuyoruz. Tek iletişim organımız da kulak olunca seçtiğimiz kelimeler ve tonlamamız da büyük önem kazanıyor.
Ne kadar hoş olmayan bir görüşme de yapsanız telefonu kapatınca kilometrelerce uzaktasınız ve rahatsınız. Muhatabınızı geride bıraktınız. Pratikte böyle gözüküyor olabilir. Ancak söylenenler insanın ruhunu etkiliyor. Son konuşulanlar ikinci bir telefon görüşmesine kadar kulağınızda çınlayıp duruyor.
Ne kadar aklınızı da kullansanız, hayatınıza dair kendi belirlediğiniz sınırlar ölçüsünde de konuşsanız kulaktan nem kapabilirsiniz. Söylenen tek bir kelime bütün haftanızı etkileyebileceği gibi siz de karşı tarafa aynı deneyimi yaşatabilirsiniz. Aman dikkat, iki düşünüp bir konuşmak lazım.
Yorumlar