Sosyal

Beni Bağışlayınız

1

“Beni bağışlayınız. Birçok şeyi yapamamış, yetiştirememiş ve noksanlıklarıyla devam ettirilen bir hayatın fâili olarak karşınızdayım. Çok bilen ama bilmeyen, çok okumayan, hatırlayamayan biriyim. Kendisinden duyulan rahatsızlığın bazen kolayca yüzüne söylendiği bazen de dolaylı biçimde yaşanmışlıklar üzerinden hissettirildiği kişiyim. Mükemmeliyetçiliğin karşısında yalnız, acınası, tutunamayan bir gölgeyim. İnsanî yaratılışına daima yetişmeye çalışan, onun peşinde bir gölge. Zaman zaman uzayan, zaman zaman kısalan hatta karanlıkta yok olan bir gölge.

Sizinle konuşmaya ihtiyacım var, beni bağışlayınız. İnsan olmanın “basitliği” en büyük karmaşa sanırım. Bunu nasıl anlayamıyorum, hep kızarım kendime. Ama siz affedin, yaşanmışlıklarınız kadar yaşım yok benim.

Dingin bir hayat yolculuğuna ihtiyacım var ama olamıyor. Kim koymuş beni bu kadar kalabalığın ortasına? Daraldım, hareket edemiyorum.

Beni bağışlayınız. Her gün bir başkasının istediği şey oluyorum. Ama yine de gün yetişmiyor. Aslında hep o anlattığınız muhteşem gençlik hatıralarını anıyorum. İşte diyorum tam burada annen gibi, baban gibi, komşunun oğlu gibi olacaksın diyorum. Tuttuğum kalıp gölgenin içinde kayboluyor. Ben de uzaktan uzağa biraz haset dolu bakışlarla karışık takdir ediyorum onları. Siz iyisiniz, beni beklemeyin diyorum. Bendeki kalıp kötü, uymuyor sizin iyiliğiniz. Ama siz güzelsiniz, hatıranız güzel; olmayan benim diyorum.

Nasıl gölgeden gerçeğe geçebileceğim, bunu bilmiyorum. Bunu bana hediye edeniniz olur mu? Neye nereden başlanır hiç bilmiyorum. Herkesin devam ettirdiği mükemmel işler beni korkutuyor. Üstünlükler içime hırs tohumları ekiyor, biçip elime koydukça eksik yönlerimi. Halimden anlayacak bir aileye ihtiyacım var. Onlarla öğreneceğim yeniden her şeyi. Kınamadan, kırılmadan. İvazsız, garazsız ve de yalansız. Elimden ve fikrimden gelenleri benimle üretip şekillendirecek bir ailem olsun istiyorum. Size şöyle desem: Yeniden tanışalım mı?” dedi çocuk. Uzunca dinlenmeyi bekliyordu.

Bekledim.

Vaktâki çayım soğudu, usulca kalktım yanından.

Tuğba Tan
Tuğba Tan M.Ü İlahiyat Fakültesi mezunu, öğretmen. İlgi alanları: Türk İslam Edebiyatı, tasavvuf tarihi, dini musiki, köy hayatı ve komşuluk ilişkileri.

Acil Moda Tasarımcısı Aranıyor!

Önceki içerik

Ahî Çelebi Camii

Sonraki içerik

1 Yorum

  1. tanışalım.
    her dem yeniden tanışırız, bizi kim tanıyası?

Yorum Yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir