Edebi-Tarihi

Berat

8

Bir zamanlar Bağdat’ta yaşayan fakir bir dokumacı vardı. Hacca gitmeyi çok istedi, duası kabul oldu. Hacca gitti. Kafilenin hocası dönüş yolunda fakir komşusuyla alay ederek “Komşu hüccetini aldın mı, beratını verdiler mi sana?” diye sordu. Safiyâne cevapladı dokumacı: “Yoo, berat ne ola? Nasıl verirler?” Hoca devam etti: “Kabe’ye yüz sürene verilir, cehennemden azat edildiğini söyleyen belgedir.” Daha hoca sözünü tamamlamadan fakir dokumacı Mescid-i Haram’a koştu gerisin geri, Kabe’nin kapısında ağlaya yalvara beratını istedi.

“Ey zenginler zengini Rabbim! İhsan edenlerin en cömerdi. Âlemlerin Rabbi olan Allah’ım! Kulların beratlarını almışlar. Ben de senin kulunum, bana berat verilmedi. Yoksa beni cehenneminden azat etmedin mi?”

Sicim gibi yaşlarla beratını isteyen fakirin yanına biri yanaştı. Hafifçe dürterek ve gülümseyerek “Kaldır başını. Al beratın işte, al da git arkadaşlarına yetiş.” dedi. Sevinçle kafileye dönen fakir dokumacıyı gören hoca sordu: “Hayrola komşu, beratını almış gibisin. Ver bakayım bizim berata benziyor mu?” Dokumacı, “Aldım ya.. Ama ben kaybederim, seninkinin yanında dursun. Ben vefat edince kefenimin içine korsun.” dedi. Hoca bakar bakmaz gözlerine inanamadı da atından düşüverdi. Yemyeşil, misk kokulu kağıdı yüzüne gözüne süre süre ağladı, geçirdiği ömre yandı.

Hikayede geçen berat (berâe/berâet) Arapça bir kelime olup “bir borçtan veya bir kimseden veya bir şeyden uzak kalma, onunla ilişkisinin kesilmesi, temiz, arı olma” anlamında kullanılır.  Kökeninde “berî olma” anlamı vardır.

Tevbe suresi, “Berâetün min’Allahi/ (bu) Allah’tan (şirk yoluna sapanlara) bir ihtardır.” ifadesi ile başladığından sûrenin diğer bir adı da Berâe Sûresi’dir. Berâe sûresinin üçüncü ayetinde “Yevme’l-hacce’l-ekberi enn’Allâhe berî’un mine’l-müşrikîne ve Rasûluhû: Allah ve Rasûlu hacc-ı ekber gününde hakikaten müşriklerden uzaktır.” ifadesinde Rabbimiz “berî” kelimesini de kullanmaktadırlar.

İçinde bulunduğumuz günün gecesi, kaynaklarda “Berat gecesi, şabanın ortasındaki gece, mübarek gece, rahmet gecesi, sak (belge) gecesi” olarak isimlendirilir. Şaban ayının 15. gecesi ile ilgili, Resûlullah (s.a.s.) müminlere bu günün gecesini ibadetle geçirmelerini, gündüzünde ise oruç tutmalarını önemle tavsiye eder. Berat gecesi, samimiyetle niyazda bulunanların dualarının karşılık bulduğu en özel gecelerden birisidir. Hasılı bizi de samimi niyazlarınıza ortak etmenizi dileriz efendim.

Şaban-ı Şerif

Önceki içerik

Kalbe Gelen Nurlar

Sonraki içerik

8 Yorum

  1. Berat’ını alan dokumacının hikayesi insanın yüreğine dokunuyor

    1. Yürekler bir, dualar bir ❤

  2. Kaleminize kuvvet, yüreğinize sağlık, ne güzel anlatmışsınız.

    1. 🌹estagfirullah Allahım razı olsun sizden berat gecesinde

  3. Allahım senin bu güzel sözlerin insanın içine dokunuyor ağzına yüreğine sağlık hocam🌸🌸🌸🌸

    1. 🌹❤Allahım berat gecesi hürmetine cümlemizi mağfiret eylesin Allah razı olsun

  4. Nasıl güzel nasıl güzel. Yüreğinize sağlık.♥️💐

    1. Allah razı olsun🌹.. keyifli okumalar❤

Yorum Yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir