Merhaba Sevgili Okur, nasılsınız?
Sümbül Sokak’ta Psikolojik İşler köşemizde bir yılı tamamladık elhamdülillah. Bazen klinik psikoloji bazen de kültürel/sosyal psikoloji sahasında sizlerle düşüncelerimi ve hissiyatımı paylaştım. Yorumlarınız ve geri bildirimleriniz için teşekkür ederim. Yeni senede köşemizin içeriği biraz daha farklı olacak.
Geçtiğimiz sene yazılarımda kullandığım bazı psikolojik mefhumlara hem biraz daha yakından bakmak hem de o mefhumlar çerçevesinde görüşme odasında şahit olduğum, etkilendiğim, gerçek anılardan bahsetmek istiyorum. Elbette ki danışanlarımın kimlik bilgileri gizli kalacak ve bununla birlikte yine de hikâyelerinden kesitler paylaşılması konusunda izinleri alınmış olacak.
İlk olarak “ego” kavramından bahsetmek istiyorum. Günlük dilde kulağımıza çalınan; kibirli, kendini beğenmiş kişilerin hallerini tarif ederken kullanılan ego kelimesinin terim anlamı biraz farklı.
Kelimenin günlük dilde tarif ettiği kibirli, kendini beğenmiş kişilerin egolarında da bir “tuhaflık” olduğu doğrudur. Bu tuhaflık o kişilerin egolarındaki şişkinlik ve kırılganlık olarak tarif edilebilir. Kendince iş gören bir yapının üzerinde, bazen o yapının kapasitesi sanki daha fazla imiş gibi dışarı doğru bir şişme gözlenir. Bazen de beni kimse anlamıyor o kadar nadideyim ki, bir ben bilirim çektiklerimi tarzı sessiz sedasız içeri doğru bir şişme olur. Bu sahte kabarmanın sebebiyet verdiği kırılganlık en dikkat çekici psikolojik özelliklerden biridir. İşte aşikar ya da gizli bir narsisistik ego yapılanması klinikte böyle gözleniyor, fakat konumuz bugün o değil.
Ego, terim olarak psişenin* önemli işlevleri olan bir parçası, şeklinde tarif edilmiştir. Temel görevi iç dünyadan gelen arzu istek ve dürtüler ile dış dünyanın gerçekliğini uyum içinde yürütmek, dengelemektir.
Ego state yani ego durumları ekolü terapistleri çeşit çeşit ego kategorileri tanımlamışlar. Benim en dikkatimi çekenler, çocuk egosu-yetişkin egosu ikilisi ve haz egosu-gerçeklik egosu ikilileri.
Egoyu arabanın yürütücü motoruna benzetebiliriz. Hani güçlü büyük arabalar vardır, ortalama arabalar vardır, bir de motorsiklet motoru vardır. Hepsi yol almak için iş görür fakat yolda engellerle karşılaşıldığında, güç performans ve dayanıklılık değişir. Zorlanma kapasitesi farklıdır.
Tıpkı bunun gibi çocuk egosu ve yetişkin egosu da farklıdır. Çocuk egosu daha kırılgan ve dürtüseldir. Engelle karşılaştığında kendisini daha çok “çaresiz” ve “maruz kalan” olarak tanımlar. Tepkiler ani ve dürtüsel olabilir. Çoğu zaman şefkatli bir desteğe ve kabullenilme hissine ihtiyaç duyar.
Sağlıklı bir kimsenin genellikle yetişkin egosunda ve gerçeklik egosunda olması beklenir. Fakat bu her zaman mümkün olmuyor. Kişi yaşadığı bir tetikleyici hadise ile duygu köprüsü üzerinden bir anda kendisini çocuk egosunda buluveriyor. Çocuk egosunun vereceği tepkileri verebiliyor. Hassas olduğu mevzularda tuzağa düşen bir kişinin yetişkin egosunun gücüne bağlı olarak er ya da geç toparlanması beklenir.
Bir de haz egosu/gerçeklik egosu ayrımı var. Psikodinamik teoriye göre insan acıdan kaçmak ve hazza yönelmek üzere hareket eder. Bu suretle davranışlarını şekillendirir. Burada acının ne olduğu, hazzın ne olduğu çok mühim bir sual. İster bedensel acı ve hazzı anlayalım, ister duygusal ve manevi acıları ve hazları anlayalım sağlıklı yetişkinin haz egosunda takılı kalmaması beklenir. Yani bir kimsede gerçeklik egosu görevini iyice yerine getiriyorsa, o kişinin ister maddi ister manevi olsun haz peşinde koşmak yerine, onu öteleyerek iş yapabildiğini görürüz. Bu ise kişinin olgunluğunun ve sağlığının işareti olarak anlaşılabilir.
Hazdan kaçmak ya da onu bekletmek için kendine fazlaca acı çektirip yüklenen, hatta perde arkasında bundan gizli bir haz duyan kişilerin de gerçeklik egosunun çok iyi çalıştığı söylenemez. Aman bu tuzağa dikkat edelim!
Şimdi sizden kendinizi değerlendirmenizi rica ediyorum sevgili okur. Tanımlayabildiğiniz kadarıyla, sizin egonuz ne sıklıkta yetişkin egosunda duruyor? Çocuk egosuna geçtiğiniz zamanları ayırt edebiliyor musunuz? Haz ve gerçeklik egosu ilişkisi sizde nasıl çalışıyor?
Çocuk ego, onun yaraları ve tamirine ilişkin klinik örnekleri bir sonraki yazıda paylaşmak üzere sizi Allah’a emanet ediyorum. Bugünlük bu kadar olsun.
Muhabbetle…
*Psişe kelimesi modern psikolojide ruh ve zihin manasında, psikolojik iş gören “şey” için kullanılmaktadır.
Yorumlar