Mükellef kılınmamız bir hikmete dayalıdır. Bu hikmet Allah’ın muradı üzere açığa çıktığı için mükellefiyet sınırları içerisinde olup biten her şey hikmetlidir. Bize gücümüzün yetmeyeceği bir şey teklif edilmemiştir. Öyleyse mükellefiyette hem hikmet vardır hem de rahmet vardır. Mükellef kılınmamızı, vazife kavramının yanı sıra rahmet kavramını hatırlayarak düşünmeye başladığımızda kulluğun mesuliyet kadar edep ve muhabbete de ileten taraflarına kendimizi açarız.
Meyân-ı asdıkâda şart-ı ülfet terk-i külfettir.
Hz. Ali (k.v.)
Doğruluk üzere bir arada bulunanlar için yakınlığın yegâne şartı bir şeyi zorla yapmayı bırakmaktır.
🌹
🌹🌺🌷
🌻🌻🌻🌻🌻❤️