Yurtdışı deyince aklımıza ilk Avrupa ülkeleri ve bizim kısaca Amerika diye adlandırdığımız, Kuzey Amerika kıtasında yer alan Amerika Birleşik Devletleri(ABD) geliyor. Peki en çok neyi merak ediyoruz yurtdışına dair ? Bir kara parçasını; egemen olan toplumun devleti, yönetim sistemi, yasaları, ekonomisi, iklimi, sosyal yapısı, ahlakî değerleri, tarihi gibi bir bütün halinde orayı ülke yapan birçok unsur çıkar karşımıza. Bu konuyu Amerika özelinde ele alalım. Bir akademik araştırma yapmıyorsanız, google amcaya coğrafya, tarih vb. öğretmeninizin verdiği bir ödev için girmemişseniz, arama çubuğuna “Amerika’nın sosyal yapısı” veya “Amerika’nın ahlakî değer yargıları” tarzında kelime öbekleri -büyük olasılıkla- yazmazsınız. İlgilendiğimiz veya merak ettiğimiz ülkeye dair unsurları doğrudan doğruya şu şekilde sorarız:
Yurtdışında üniversite okumak,
Avrupa’da öğrenci olmak
Amerikada ev kiraları,
Amerikada Türk olmak,
Amerika’da çalışmak/maaşlar,
Avrupa’da/Amerika’da Müslüman olmak gibi.
Bu liste, kişinin hayal dünyasına veya merakına göre binlerce farklı yöne çekilip, dallanıp budaklanabilir.
“Yurtdışından Notlar” başlığı altında bu soruları hâlihazırda Amerika’da yaşayan yazarınız Bet ve kendi memleketlerinden uzakta yaşayan başka insanların deneyimleri üzerinden cevaplandıracağız.
Haftaya…
Twitter’ın sevgilisi Trump’ın seçimi kaybetmesi ve yeni başkanının Biden olmasıyla hayatına devam eden, gelişen teknolojisini merak ama daha ziyade endişeyle izlediğimiz, ırkçılığa dair tutum ve politikalarıyla daima gündemimizde olan, muhtaç olduğu kudreti sömürdüğü topraklardan temin eden cânım Amerika, gerçekten de hayallerimizi süsleyen ‘Macera Dolu Amerika’ ile aynı Amerika mı?
Yurtdışı bir başkadır amma biz, ya da benlik denilen kavram, örf adet, belirli yaşa gelene kadar senden gelmiş geçmiş olan , dayatılan veya senin kendine dayattırdığın tüm o normlar, belki deneyimler, sadece bir başkadır yurtdışı ile senden alınıp yepyeni bir sen yapabilir mi?
Bir ihtimal, yurtdışına gidip kaybolan veya kendini yeni bulduğunu düşünen gençlerimizden, yaşlılarımızdan; biz insanlardan da bahsedebilirsiniz Sayın Bet, ileriki yazılarınızda..
Ellerinize sağlık, macera mı facia dolu mu Amerika sizinle öğreneceğiz 🙂
“Yepyeni bir Ben” ifadesini kullanan kendini kandırır. Bugün insanın yaşadığı en küçük bir psikolojik problemde bile önce çocukluğunun ve aile yapısının araştırılıp sorgulandığını unutmayalım. Yurtdışında yaşayanlar yeni bir ruh kazanır belki ama eski ruhunu silemez. Burada söz ettiğim yeni bir ruh; bilimsel tabiriyle yozlaşma.
Dolayısıyla yurtdışına gidince kaybolup kaybolmamak kişinin kendi algısına bağlı diye düşünüyorum naçizane. Birlikte göreceğiz bakalım macera mı facia mı dolu. 🙂
Çocukluk arakadaşım Amerikada yaşıyor. Kaçak gittiler orda kaldılar eşi iki defa esmer vatandaşların saldırısına uğradı öldürülüyordu neredeyse, çektiği sıkıntıları anlatıyor ama bazen de öyle şeyler diyerek ülkemizi kötülüyor ki bu konu çok canımı sıkıyor.
Merakla bekliyoruz macera dolumuymuş Amerika…
Tanıdığım, yurtdışında yaşayan Türkler yaşadıkları ülkede olmaktan memnun değil fakat kendi ülkelerine de dönmek istemiyorlar. Bunu anlayamıyorum uzun zamandır.
Ben de anlayamıyorum farklı bir kafa…